Petrol Fiyatları Çakıldı! Haftalık Düşüş Yüzde 5’e Ulaştı!
Küresel petrol piyasalarında Cuma günü durgun bir görünüm sergilendi. Yatırımcılar, önümüzdeki günlerde gerçekleşmesi beklenen ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin görüşmesini merakla beklerken, haftalık bazda ciddi düşüşler meydana geldi.

Brent petrol, günü 16 centlik bir artışla varil başına 66,59 dolardan kapattı. Öte yandan ABD'de işlem gören ham petrol WTI, herhangi bir değişiklik göstermeyerek 63,88 dolarda sabit kaldı. Ancak haftalık bazda Brent petrol %4,4, WTI ise %5,1 oranında düşüş kaydetti.
Günün ilk saatlerinde Bloomberg tarafından servis edilen "Washington ve Moskova, Ukrayna çatışmasını sona erdirecek bir anlaşma üzerinde çalışıyor" haberi, fiyatlarda %1'in üzerinde bir gerilemeye neden oldu. Bu habere göre, taraflar, Rusya’nın işgal ettiği bölgelere dair statüyü koruyacak bir plan üzerinde ilerlemekte.

SAVAŞIN SONLANMASI VE YAPTIRIMLAR ÜZERİNE BEKLENTİLER
Olası bir zirve, Ukrayna savaşının diplomatik çözümlerle sona erme ihtimalini ve Rusya’ya yönelik yaptırımların hafifletilmesi olasılığını gündeme getirdi. Bu durum, özellikle Rus petrolü alımında Trump’ın artan gümrük tarifesi tehditiyle birlikte pazarlar üzerinde belirsizlik yarattı.
Trump, bu hafta Hindistan’a, Rusya’dan petrol alımını sürdürmesi durumunda tarifeleri artıracağına dair uyarıda bulundu. Çin için de benzer bir yaptırımın gündeme gelebileceğini ifade etti.

OPEC+ ÜRETİMİNİ ARTTIRMAKTA
Petrol fiyatlarının düşüşünün ardından OPEC+’ın Eylül ayı için günlük 547 bin varillik ek üretim kararı da önemli bir rol oynadı. Böylece, grubun geçtiğimiz yıl uyguladığı 2,2 milyon varillik gönüllü kesinti tamamen son bulacak. ABD'de ise petrol sondaj kulelerinin sayısı bu hafta 1 artarak 411'e yükseldi.

TİCARET SAVAŞLARI VE FAİZ ORANLARI ÜZERİNDEKİ BEKLENTİLER
Trump’ın Perşembe günü yürürlüğe giren kapsamlı ithalat tarifeleri, ekonomik büyüme ve petrol talebine ilişkin endişeleri artırdı. Ancak Trump’ın, ABD Merkez Bankası’ndaki bir boş koltuk için Stephen Miran’ı aday göstermesi, piyasalarda “daha düşük faiz oranları” beklentilerini canlandırdı.