Kiracılara Müjde! Bakanlık 2025 Piyasa Rakamlarını Açıkladı!

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in son açıklamaları, finansal göstergelerdeki olumlu gelişmelerle birlikte ekonominin, önceki yüksek seviyelerine geri döndüğünü gösteriyor.

Bakan Şimşek, canlı yayın aracılığıyla yaptığı değerlendirmelerde, rezerv artışından enflasyon beklentilerine, büyüme oranlarından konut kira fiyatlarına kadar birçok konuda stratejilerini açıkladı.

Şimşek'in ifade ettiklerine göre, net rezervler 170 milyar dolar seviyelerine yaklaşmış bulunuyor, risk primi 280 seviyelerine inmiş ve Borsa İstanbul'da yüzde 98 oranında bir toparlanma gözlemlenmiş.

Bakan Şimşek, programın uluslararası standartlara uygun olarak şekillendirildiğini ve özellikle bütçe disiplini sayesinde, piyasaları ve beklentileri yönlendirmeyi başardıklarını aktardı.

Son verilere göre, kredi piyasasında tahsil edilemayan borç oranı ticari kredilerde yüzde 1,6 olurken, bireysel kredilerde bu oran yüzde 3,8 civarına ulaşmış durumda. Karşılıksız çek oranı ise yüzde 2,6 olarak kaydedilmiş.

Enflasyon konusunda da dikkat çekici bir gevşeme yaşandığını vurgulayan Şimşek, yıl sonu itibarıyla genel enflasyonun yüzde 30'un altına düşmesini hedeflediklerini duyurdu. Gıda enflasyonu ise kuraklık ve tarımsal don gibi zorluklara rağmen yüzde 30 seviyelerine geri çekildiğini belirtti. Bu gelişmeler, fiyat istikrarını sağlama yönelik uygulanan politikaların kademeli olarak etkisini göstermekte olduğunu ortaya koyuyor.

KONUT VE KİRA FİYATLARINA YENİ DÜZENLEME

Kira artışları da Bakanlığın önemli gündem maddelerinden biri. Şimşek, son üç yıldır geçerli olan yüzde 25 kira artış sınırının kaldırıldığını, ancak buna rağmen kira enflasyonunun yüzde 92'den yüzde 83'e gerilediğini kaydetti. Türkiye genelinde hanelerin yüzde 72'si kira ödemeden yaşıyor. Ayrıca büyük şehirlerdeki konut sıkıntısının, konut arzı ile çözüleceği ifade edildi.

Bakanlık, en az 500 bin sosyal konut inşasıyla ilgili planlama süreçlerini başlattı. Kiraların kontrol altına alınması için piyasa dışı çözümlerin yerine yapısal yaklaşımlar devreye alınacak.