İsrail'deki İnsan Hakları Kuruluşundan Şok Uyarı: 'Bu Bir Soykırım' İfadesi!
İsrail'in önemli insan hakları kurumu B'Tselem, yayımladığı detaylı raporunda Gazze'deki olayların uluslararası hukuka göre net bir şekilde soykırım olarak değerlendirilebileceğini vurguladı.
İsrail kökenli insan hakları örgütü B’Tselem, Gazze’deki durumu “açıkça soykırım” olarak tanımlayan dikkat çekici bir rapor yayınladı. Kuruluş, X sosyal medya platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, İsrail’in Gazze Şeridi’nde Filistin halkını hedef alarak izlediği “kasıtlı ve koordine” politikayı öne çıkardı.
B’Tselem, İsrailli yetkililerin ifadeleri ve sahadaki yıkımın büyüklüğünü dikkate alarak, Gazze’deki tüm nüfusa yönelik bir imha sürecinin açıkça devam ettiğini belirtti. Raporda, şehirlerin yıkılması, sağlık, eğitim, dini ve kültürel altyapının sistematik bir şekilde ortadan kaldırılması, iki milyon Filistinlinin zorla göç ettirilmesi, açlık ve kitlesel ölümlerin yaşanmasıyla birlikte, Gazze toplumunun sürdürülemez hale gelmesinin soykırım tanımına tam olarak uyduğu vurgulandı.
B’Tselem, “Bu bizim soykırımımız. Bunun son bulması gerekiyor.” ifadesiyle dünya genelindeki toplumu harekete geçmeye davet etti.
“GAZZE İLE SINIRLI KALMIYOR”
B’Tselem’e göre, Gazze’deki yıkımın arkasındaki ideolojik yaklaşım sadece bu alanla sınırlı değil. Aynı hükümetin, ordu ve komutanların Batı Şeria, Doğu Kudüs ve İsrail içindeki Filistinlilere yönelik benzer şiddet içeren uygulamalara devam ettiği dile getiriliyor. Raporda, Gazze’de uygulanan yöntemlerin Batı Şeria’da farklı bir ölçekle, ancak aynı mantıkla hayata geçirilmeye başladığına dikkat çekildi. Batı Şeria’da hava saldırıları, mülteci kampı yıkımları, kitlesel tahliyeler ve Filistin toplumunun ekonomik olarak çökertilmesine yönelik adımlara örnek olarak gösterildi.
“SOYKIRIMIN HİÇBİR MAZERETİ OLAMAZ”
B’Tselem, hiçbir nedenin - ne “meşru müdafaa”, ne “güvenlik” ne de 7 Ekim 2023’te Hamas’ın gerçekleştirdiği saldırılar - soykırımı haklı çıkaramayacağının altını çizdi. Kuruluş, mevcut durumun “İsrail halkı için derin bir varoluşsal korku yaratmış olsa da”, Gazze’de yürütülen eylemlerin uluslararası hukuka göre açıkça bir soykırım olduğunu belirtti.
ULUSLARARASI TOPLUMA AĞIR ELEŞTİRİ
Açıklamada, uluslararası topluma düşen sorumluluk da vurgulandı. B’Tselem, Batılı güçlerin, özellikle ABD ve Avrupa’nın İsrail’e sağladığı askeri ve siyasi desteğin, Gazze’deki yıkımı mümkün kıldığını ifade ederek, bu ülkelerin de sorumluluk taşıdığını belirtti. “Uluslararası toplum hem yükümlülüklerini yerine getirmedi hem de soykırımı olanaklı kılan desteklerle bu suçun ortağı oldu.” denildi.
“GERÇEKLERLE YÜZLEŞME ZAMANI”
B’Tselem, sosyal medya üzerinden paylaşılan bombalanmış binaların altındaki cenazeler, yanmakta olan çadır kentler, açlık çeken çocuklar ve su sıkıntısı çeken sivillerle ilgili görüntülerin, sahada yaşanan insanlık dramını gözler önüne serdiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bir insan hakları kuruluşu olarak gerçekleri dile getirmek bizim görevimizdir: Şu anda, tam gözlerimizin önünde bir soykırım gerçekleşiyor.”
Kuruluşun “Our Genocide” (Bizim Soykırımımız) başlıklı kapsamlı raporu kamuoyuyla paylaşıldı.
