Büyük Depremler Ekonomiyi Vurdu: 8,2 Milyar Dolar Kayıp Detayları!
Depremler, can ve mal kaybının yanı sıra ekonomik göstergeleri de derinden etkiliyor. 2023'te toplanan verilere göre, son 50 yıl içinde meydana gelen büyük depremler, dünya genelinde yaklaşık 1 trilyon dolarlık ekonomik zarara yol açtı.
Dünyanın çeşitli bölgelerinde meydana gelen büyük depremler, felaketin etkilediği ülkelerde geniş çaplı ekonomik kayıplara yol açıyor. 2023 yılında yayınlanan bir rapora göre, son elli yılda yaşanan büyük depremlerin toplam maddi kaybı yaklaşık olarak 1 trilyon doları bulmuş durumda.
Sigorta Bilgi Enstitüsü'ne göre, Tohoku depremi 360 milyar dolarla dünya çapında en büyük mal kaybına neden olmuşken, sigortalı kayıplar bakımından ise 47 milyar dolarla tarihe geçen en maliyetli deprem özelliğini taşıyor.
Amerika Birleşik Devletleri'nde, 17 Ocak 1994 tarihinde Kaliforniya'nın Los Angeles şehrini etkileyen 6,7 büyüklüğündeki Northridge depremi, 50 milyar dolarlık bir ekonomik zarara neden oldu. Aynı zamanda sigortalı hasarlar açısından -31 milyar dolarla- dünya tarihinde en yüksek ikinci maliyetli deprem olarak kayıtlara geçti.
Şili'deki 27 Şubat 2010 tarihinde gerçekleşen 8,8 büyüklüğündeki depremin 8,2 milyar dolarlık kısmı sigorta güvencesi altında yer aldı; bu deprem de sigorta sektörü için en maliyetli olaylardan biri olarak kaydedildi.
Nüfusunun sadece yüzde 1’inin, yüzde 10 veya daha yüksek bir sarsıntıya maruz kalması, sekiz yıl sonrasında kişi başına düşen milli geliri yaklaşık yüzde 2 oranında azaltıyor. Ortalama bir deprem tecrübesi bile milli gelirde yüzde 1,6'lık bir kayba sebep olurken, şiddetin fazla olduğu durumlarda bu oran yüzde 3,8'e kadar yükselebiliyor; en kötü senaryolarda ise, bu kayıp tam olarak yüzde 10,2'ye çıkıyor. Uzmanlar, bu verilerin, dünya genelindeki ülkelerin maruz kaldığı ekonomik yıkım seviyesinin genel bir göstergesi olduğunu belirtiyor.
Eğer son kırk yıl içinde düşük ve alt-orta gelirli ülkeler deprem riskine maruz kalmamış olsalardı, 2015 yılı itibarıyla bu ülkelerde kişi başına düşen milli gelir ortalama yüzde 2,4 daha yüksek olacaktı. Ayrıca, sürekli olarak depreme maruz kalan ülkeler göz önüne alındığında bu fark daha da büyüyerek yüzde 7,7'ye çıkıyor. Bazı ülkelerde ise bu uçurum, yüzde 30’u geçebiliyor.
Deprem yaşayan ülkelerde, kişi başına milli gelir, felaketten sonraki yıl, benzer fakat deprem yaşamayan ülkelerle karşılaştırıldığında ortalama 0,2 puan daha düşük seviyelerde kalıyor. Depremler sonrası yatırımların milli gelire oranı yaklaşık 2 puan artarak yüzde 20’den yüzde 22’ye yükseliyor ve bu artış zaman içerisinde devam ediyor. Ancak, geride kalan beş yıl içerisinde bu ülkelerin ihracatı, benzer seviyedeki ama deprem yaşamamış ülkelerle kıyaslandığında ortalama yüzde 16 daha düşük bir düzeyde kalıyor.
Şili'de 27 Şubat 2010'da meydana gelen 8,8 büyüklüğündeki depremin 8,2 milyar dolarlık kısmı sigorta kapsamındaydı ve deprem, yine sigorta sektörü için en maliyetli depremler arasında yer aldı.
