Altın, Dövizde Şok Etki Yaratıyor! 10 Yılın Rekoru Geride Kaldı!
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın rezervlerinde altın payı, döviz miktarını geride bıraktı. Küresel ölçekte benzer bir gelişmenin yaşanması, 2025'in ilk çeyreğinde altın ihtiyacını artırdı.

Küresel merkez bankalarının tercihleri hızla altına yöneliyor. 2025 yılının ikinci çeyreğinde 132 milyar dolarlık talep, son on yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Uzmanlar bu değişikliği, para sisteminde köklü bir dönüşüm olarak değerlendiriyor.

10 YILIN EN YÜKSEK SEVİYESİ
2025’in ikinci çeyreğinde dünya çapında altın talebi 132 milyar dolara çıkarak son on yılın en yüksek değerine ulaştı. Merkez bankalarının rezervlerinde altının dövizden daha fazla tercih edilmesi, küresel para sisteminde bir değişiklik yaşandığını gösteriyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın rezervlerinde, tarihi bir dönüm noktası olarak altının payı, döviz oranını geride bıraktı. Bu durum, uzmanlara göre yalnızca teknik bir veri olmanın ötesinde, yeni ekonomik paradigmaların bir işareti. BRICS ülkeleri ve gelişmekte olan pazarlar, altını rezervlerin merkezine almayı hedefliyor. Çin, Hindistan, Türkiye ve Rusya’nın yoğun alımları neticesinde merkez bankalarının altın oranı, ilk defa döviz rezervlerinin önüne geçti. Jeopolitik gelişmeler altın talebini de artırmaya devam ediyor. Orta Doğu'daki İsrail'in saldırgan tutumları ve Türkiye'ye yönelik açıklamaları, bölgedeki güvenlik arayışlarını kuvvetlendiriyor. Filistin'in Fransa, İrlanda ve Norveç tarafından tanınmasıyla artan diplomatik gerginlikler, yatırımcıların güvenli bir liman olarak altına yönelmesini hızlandırdı.

"DÖVİZ SİSTEMİNE OLAN GÜVEN AZALIYOR"
Demaş A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş, mevcut durumu değerlendirirken, "Merkez bankaları açık şekilde dile getirmese de, döviz sistemine duyulan güvenin sarsıldığını biliyoruz. Altın, yalnızca bir emtia değil, yeni finansal sistemin temel taşlarından birisidir. Bugün 132 milyar dolarlık talep, bu durumu doğruluyor. Fiziki altına yönelim, gelecekte sadece bireyler için değil, devletler için de bir güvence haline gelecektir. Yatırımcılarımıza verdiğimiz net mesaj; altın yolculuğuna devam edin. Özellikle fiziki altın, bu yeni dönemin en güvenilir varlığıdır" şeklinde konuştu.

"FİZİKİ ALTINA YÖNELİM YÜKSELDİ"
Kitiş, "Sadece ETF ve sanal varlıklar değil, bireysel fiziki altın alımları da artış gösterdi. Külçe, sikke ve gram altına yönelik bireysel talep, gelişmekte olan ülkelerde son yılların en yüksek seviyelerine ulaştı. Bu eğilim, yalnızca geçici bir kriz tepkisi değil, aynı zamanda yeni bir güvenlik stratejisi. Altın, sadece kriz dönemlerinin değil; aynı zamanda yeni ekonomik düzenin yapı taşı olarak öne çıkıyor. Rezervlerdeki altın oranı, dolar karşısında üstünlük kazandı. Amerika’daki artan iç gerginlikler ve Avrupa'daki askeri hazırlıklar, altına olan yönelimi kaçınılmaz hale getiriyor. Fiziki altın, dijital sistemlerin karşısında sağlam bir güvenlik alanı sunuyor" dedi. "Sermaye hareketleri değişiyor" Demaş A.Ş. tarafından yapılan açıklamada, bu gelişmelerin yalnızca geçici bir yatırım trendi olarak değerlendirilmemesi, aynı zamanda parasal sistemde köklü bir değişim yaşandığının belirtilmesi gerektiği ifade edildi. Ahmet Cumhur Kitiş, bu durumu özetlerken, "Bu sadece bir rezerv kayması değil, küresel ekonomik bilincin stratejik bir uyanışının göstergesidir. Doların hakimiyetinin sarsıldığı bu dönemde, paranın yalnızca bir kağıt parçası değil, bir değer temsili olduğu gerçeği yeniden hatırlanıyor. Devletler, şirketler ve bireyler; güvenlik, sürdürülebilirlik ve bağımsızlık arayışlarını artık farklı noktalarda sürdürüyor. Altın, tarih boyunca olduğu gibi bugün de güçlülerin değil, hazırlıklı olanların elinde değer kazanıyor" ifadelerine yer verdi.