8 Ağustos 2025 Cuma Hutbesi: Diyanet'ten Haftanın Öne Çıkan Konusu!
Bu haftaki Cuma hutbesinin konusu açıklandı. 8 Ağustos 2025 Cuma Hutbesi, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. ''Sıla-i Rahimle Bereketlenen Tatil'' başlıklı hutbede, tatillerin çocukların dini ve sosyal gelişimlerine; aile bağlarının güçlendirilmesine katkı sağladığına vurgu yapıldı. Bu süreçte, aile ziyaretlerinin ve sosyal sorumlulukların ihmal edilmemesi gerektiği belirtildi. Cuma hutbesi 8 Ağustos 2025 tam metni için PDF indirin ve inceleyin.

Bir kez daha Mübarek Cuma'nın ulaştığı bir güne geldik. Bu haftaki 8 Ağustos Cuma hutbesinin teması ve detayları merak edilmeye başlandı. Bu haftanın ‘’Sıla-i Rahimle Bereketlenen Tatil’’ başlıklı hutbesi Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. Bugün, 81 ildeki bütün camilerde okunacak olan bu hutbede, bazı tatil aktivitelerinin, Allah'ın emirlerine uymayan, helal ve haram konularında duyarsız, lüks içinde ve israf içerisinde olduğu, manevi değerlerin dikkate alınmadığı bir hal aldığı ifade edildi. Böyle bir tatil anlayışının asla dine uygun olmadığı vurgu yapıldı. İşte, 8 Ağustos 2025 Cuma hutbesinin tam metni PDF formatında okumanız için…

SILA-İ RAHİMLE BEREKETLENEN TATİL
Değerli Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam, varoluşumuzun anlamını ve yaratılışımızın amacını unutmadan bir yaşam sürmemizi öğütlemektedir. وَهُوَ مَعَكُمْ اَيْنَ مَا كُنْتُمْۜ “Nerede olursanız olun Allah sizinle beraberdir” ayeti, her daim Rabbimizin huzurunda olduğumuz bilinciyle hareket etme sorumluluğumuzu hatırlatır.

Değerli Müminler!
İslam, çalışma ve dinlenme konularında da dikkatli olmamız gerektiğini vurgular. Çalışmanın ne kadar önemli olduğu gibi, dinlenmenin de bir o kadar önemli olduğunu belirtmektedir. Yüce Rabbimiz, “Geceyi dinlenmek için, gündüzü ise işleyip geçim sağlamanız için yarattık” diyerek bu gerçeği bizlere hatırlatmaktadır. Bu nedenle, Müslümanların dinlenmeye, zihinsel ve bedensel olarak yenilenmeye, ruhsal olarak ferahlamaya ve aileleriyle kaliteli zaman geçirmeye de ihtiyacı vardır. Fakat unutulmamalıdır ki; Müslümanın dinlenmesi, tatili, eğlencesi ve çalışması, her zaman ahlaki ve helal çerçevede olmalıdır. Dinlenirken bile zamanın kıymetini bilip kulluk ve sorumluluk bilincimizi ihmal etmemeliyiz. Cenâb-ı Hak hutbemin başında okuduğum ayette bu gerçek dile getirilmektedir: فَاِذَا فَرَغْتَ فَانْصَبْۙ. وَاِلٰى رَبِّكَ فَارْغَبْ “Bir işi bitirince hemen diğerine yönel ve sadece Rabbine yönel.”

Kıymetli Müslümanlar!
Yüce Allah, Kur'an-ı Kerim’de müminlerin özelliklerini şöyle belirtmektedir: “Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir. Onlar ki, namazlarını huşu içerisinde kılarlar. Onlar ki, faydasız işlerden ve boş sözlerden uzak dururlar.” Bu ilahi uyarı, hayatımızı, hem dünya hem de ahiretimiz için yararlı işlere yönlendirmemiz gerektiğini hatırlatır.
Ancak günümüzde bazı tatil organizasyonları, Allah'ın emirlerini yok saymakta, helal ve haram konusunda kayıtsız kalmakta, lüks ve israf içinde kaybolmakta, nefsani arzuların peşinden koşmaktadır. Böyle bir tatil anlayışı dinimizde kesinlikle yeri yoktur.
Bir tatil, tembellik ve kayıtsızlıkla geçirecek bir zaman dilimi olmamalıdır. Aksine, faydalı uğraşlarla zenginleştirilmiş verimli bir dinlenme sürecine dönüşmelidir. Yeryüzünde dolaşarak Yüce Rabbimizin gücünü ve kudretini düşünmeli; evrendeki hikmetleri anlaması için bir fırsat olmalıdır. Bu şekilde yapılan bir tatil, yalnızca dinlenmek değil; aynı zamanda bir eğitim ve ibadet fırsatı olarak değerlendirilmelidir.

Değerli Müminler!
Tatil, ülkemizin, köylerimizin ve tarihi ile doğal güzellikleriyle dolu cennet vatanımızı çocuklarımıza tanıtma fırsatıdır. Aynı zamanda annelerimizin ve babalarımızın hayır dualarını almak, akrabalarımızla hasret gidermek için mükemmel bir imkandır. Çocuklarını ve torunlarını özleyen anne babalar için de bir sevinç vesilesidir. Bugün birçok anne baba, evlatlarını; nice dede ve nine torunlarını özlemle beklemektedir. Bir çift söz, bir selam, bir muhabbet için hasret çeken birçok büyüklerimiz var. Müslümanın en önemli görevlerinden biri, Allah’a itaat ettikten sonra anne babasına hizmet etmek, onların tüm maddi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamaktır. Onları yalnız bırakmamak ve kalplerini kazanmak gerekmektedir. Çünkü Peygamber Efendimiz (s.a.s), bu konuda şöyle buyurmuştur: “Rabbin rızası, anne babanın rızasında; rızası da, onların hoşnutsuzluklarındadır.”

Aziz Müslümanlar!
Tatiller, çocuklarımızın dini, sosyal ve kültürel gelişimlerini destekleyen, sıla-i rahim bağlarını güçlendiren önemli zaman dilimleridir. Allah Resulü (s.a.s) “Rızkının bol, ömrünün bereketli olmasını isteyen, akrabalık bağlarını sürdürsün.” buyurmuştur. Dolayısıyla tatillerde anne babalarımızı ve akrabalarımızı ziyaret etmeyi ihmal etmeyelim. Aynı zamanda dini, ahlaki ve sosyal yükümlülüklerimizi göz önünde bulundurmalıyız. Tatillerimizi, kulluğumuzu unuttuğumuz ya da günahlara kapı araladığımız bir zaman dilimine dönüştürmeyelim.

Son olarak, sözlerimizi hutbenin başında okuduğum şu hadis-i şerifle sonlandırmak istiyorum: “İki nimet vardır ki insanların çoğu, onları değerlendirme hususunda aldanmıştır; bunlar sağlık ve boş vakittir.”
